HERKES Ä°NSAN DOÄžAR ANCAK ÖNEMLÄ° OLAN Ä°NSAN KALABÄ°LMEK
Dünya nüfusunun 2019 yılı itibari ile yaklaşık olarak 7,5 milyar olduÄŸunu biliyoruz. Rakamlara bakıldığında muazzam bir sayı; 7,5 milyar insan…
Peki, kimdir, nedir bu insan? Ä°nsan demek ne demek?
Türk Dil Kurumunun açıklamasına göre; 1. (isim olarak) “Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaÅŸayan, düÅŸünme ve konuÅŸma yeteneÄŸi olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda deÄŸiÅŸtirebilen ve biçimlendirebilen canlı” 2. (sıfat olarak) “Huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli kimse”
Burada dile getirmeye çalışacağım yazımızda sıfat olarak “insan” yani “huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli kimse” tanımını mihenk taşı olarak kullanacağım.
Bundan üç dört yıl önce sanayide yıllardan beri tanıdığım bir esnaftan araba satın aldım. Uzun yıllar kendisinden alışveriÅŸ yaptığım için karşılıklı olarak bir güven oluÅŸmuÅŸtu ve bu yüzden kendisinden aldığım arabanın herhangi bir kazası belası var mı diye kendi beyanından baÅŸka bir yere sormadım, arabayı kontrol ettirmedim ve satın aldım. Birkaç yıl kullandıktan sonra bu arabayı satmak için sanayiden bir arkadaşıma gösterdim, “Ben alayım Hocam, kazası belası var mı?” diye sordu ben de arabayı aldığım esnafın dediklerini aktardım ancak yine de içi rahat olsun diye konunun uzmanlarına, kontrol merkezine göstermesini söyledim. Arabayı götürdü, yarım saat kadar sonra geldi, “Hocam, arabada pert kaydı var” dedi. “Yok canım, mümkün deÄŸil, ufak tefek kazası varmış ancak pert kaydı olsaydı arkadaÅŸ söylerdi….” Fazla sözü uzatmayayım, bu konuÅŸmanın ardından arabayı aldığım “güvenilir esnafı” aradım, durumu anlattım, karşılık olarak “arabanın satışı verirken benim ortak sana söylemedi mi? Hocam” dedi. Benim derdimin arabada ki pert kaydı olmadığını, satın alacak arkadaşıma karşı mahcubiyetimin olduÄŸunu ve hakkımı helal etmediÄŸimi dile getirerek konuÅŸmayı bitirdim… (KonuÅŸmanın devamı öbür dünyada…)
Yaklaşık olarak beÅŸ yıl önce akÅŸam evde otururken tanımadığım telefon numarasından birisi arıyor, sipariÅŸ verdiÄŸiniz telefon hazır diyor, o günün ÅŸartlarında en üst model bir telefon sipariÅŸinden bahsediyor. Böyle bir sipariÅŸimin kesinlikle olmadığını söylüyorum, karşılıklı olarak birkaç soru sorup telefonu kapatıyoruz. Sonra olayı irdeliyorum, kim sipariÅŸ vermiÅŸ, hangi numara üzerinden sipariÅŸ verilmiÅŸ... Åžahsım adına 17 adet telefon hattı açılmış ve bu hatlardan telefon sipariÅŸi verilmiÅŸ. SipariÅŸi veren o gün için ÅŸehrin en tanınmış, “güvenilir” telefon bayisine gidiyorum, durumu anlatıyorum. “Kurumsal” kurumun önce piÅŸkin müdiresi ardından bir üst sorumlusu bir yanlışlık olduÄŸunu dile getirerek, günah keçisi olarak kotayı doldurması gereken çalışanları seçiyor. Birkaç hafta sonrasında da kurumun “üst düzeydeki” sorumlusu yanında ortak tanıdığımız bir üniversite hocası ile ziyaretime gelip telefon hediyesi teklifi ile davayı geri çekmemi rica ediyor. O gün bugün dava hala devam ediyor…
Geçen yıl bir parkta patisi ve bacağı kesilmiÅŸ 1,5 aylık iki köpek bulundu. Yavru köpekler tedavi altına alınırken, ÅŸüphelilerin bulunması için çalışma baÅŸlatıldı. Faili bulunsa ne olur diye düÅŸünmeden edemiyorum…
Gecenin bir vakti ya da gündüz arabasının egzozunu bağırtan ve bundan zevk alan, aÄŸzından salyalar akanlar acaba hastasını, yaÅŸlısını, bebeklisini, mesaiden yorgun argın gelip istirahat edeni, kul hakkını hiç mi düÅŸünmezler?
46 yıllık hayatımda bu ve benzeri yaÅŸadığım, gördüÄŸüm, duyduÄŸum yüzlerce olay….
Tüm bu olaylar karşısında düÅŸünmeden edemiyorum, 7,5 milyar insanın yaÅŸadığı söylenen bu dünyada sıfat olarak acaba kaç insan yaşıyor?
Sonuç: Herkes insan doÄŸar ancak önemli olan insan kalabilmek.
Doç.Dr. YaÄŸmur Küçükbezirci
