Çekirdek Aile : Anne, Baba, Çocuk ve Ekran

ÇocukluÄŸumuzdan itibaren hep büyüklerimizin sözleri ile büyüdük, çok ÅŸükür ki çocukluÄŸumuz aile apartmanında, yaz tatillerimiz ise köyde “çekirdek aile” kavramının ne olduÄŸunu bilmeden dede, nine, büyük nine, anne, baba, amca, teyze ve köyümüzde yaÅŸayan herkesin tek bir sülale olduÄŸu akraba çocukları ile geçti… Her ne kadar tüm bu yaÅŸadıklarımız bugün için rüya gibi gelse de gerçekten gerek oyunlar ile gerek büyüklerimizin nasihatleri, yaÅŸanmışlıklarını anlattıkları hikâyeler ile dolu dolu bir çocukluk dönemi geçirdik…

Bugün ise anne, baba, çocuk ve ekrandan oluÅŸan çekirdek aile yalnızca ÅŸehirlerde deÄŸil kırsal kesimde bile yerini almaya baÅŸladı.  Özellikle ebeveynler hayatlarından memnunlar, çocuklarına emzik misali verdikleri ekranlar sayesinde çocukları saatlerce hiç sesleri çıkmadan, anne babalarına soru sormadan, çevrelerini sorgulamadan ekrana teslim edilmiÅŸ haldeler. 

“Ekranların insanları yönlendirdiÄŸini artık tartışmaya bile gerek yok, bu bir gerçek.  Asıl tartışmamız gereken konu ekranları kimler yönetiyor?” diyen Alman iletiÅŸim bilimci Hans Magnus Enzensberger in bu sorusuna ÅŸöyle cevap vermek istiyorum; “Ekranları yönetenlerin hak ve batıl yani iyi ve kötü savaşında genel olarak batılın yanında olduÄŸunu söylemek mümkündür.” 

Zira televizyon programlarına, bilgisayar oyunlarına, cep telefonu uygulamalarına baktığımız zaman yapıcı olanların oranı yıkıcı olanların karşısında ne kadar da cılız kalmaktadır. Burada dile getirdiÄŸimiz konular, sorunlar aslında birçoÄŸumuz tarafından bilindik ancak çözümü sadece konuÅŸmalarımızda, hayıflanmalarımızda kalan sorunlardır.  Belki de iÅŸin kolayına kaçmak iÅŸimize gelmektedir.  Çocuklarımıza aldığımız son model ekranlara ödediÄŸimiz yüksek maddi tutarlar ile içimiz bir o kadar rahatlamaktadır.  “Bak ben senin çalışıyorum, sana daha iyi imkânlar sunmak için gecemi gündüzüme katıyorum…” gibi sözler ile aslında sadece kendimizi avutuyoruz. 

Yaşı kaç olursa olsun çocuklarımızın bizden bekledikleri “bir tutam sevgidir”, hep birlikte kaliteli vakit geçirmektir.  Ancak kaliteli vakit geçirmek dendiÄŸi zaman nedense insanlar son model teknolojik araçlar ile bir arada olmayı düÅŸünmekte, aynı odadayken bile hislerini “emojiler” ile yansıtmaya çalışmaktadırlar.  Gerçek hayattaki gülüÅŸün, tebessümün, bakışın, konuÅŸmanın, yüz ifadelerinin, beden dilinin yerini hangi “emoji” tutabilir ki? 

Ekranlar ile ilgili sorunları bugüne kadar yazdığımız yazılarda kısmen de olsa dile getirmeye çalıştık.  Birçok konuda olduÄŸu üzere sorun büyük ancak çözümü basit. 

Anahtar kelime: SAMÄ°MÄ°YET 

Doç.Dr. YaÄŸmur Küçükbezirci